Her bir değişim, gelişim ve büyüme aşaması, kendine has özellikler taşır. 0-2 yaş dönemi, çok hızlı bir değişim seyrinin gözlemlendiği bir dönemdir. Böylesi bir dönem, insan yaşamındaki en hızlı ve değişken erken gelişim zamanını kapsar.
Sağlıklı bir psikolojik gelişim için, çocuğun temel ihtiyaçlarına karşılık vermek gerekmektedir. Bunun için, en önemli zaman dilimi, çocuğun 0-2 Yaş Dönemidir. Ebeveyn bebeğin , beslenme, uyku, ısı ve beden temizliği, sevgi görüp hissetme gibi temel fizyolojik gereksinimlerini karşılayabilmelidir. Böylece bebekte güven ve huzur duygusunun ilk tohumları atılmış olur. Bebeklerin bu zamanda en çok ihtiyaç duydukları şey, beyin gelişimlerine etki eden dış etmenlerden olan, anne kucağı ve sıcaklığıdır. Eğer temel fizyolojik ihtiyaçları kaliteli bir şekilde karşılanmaz ise, bebeğin zihinsel yapısının etkilendiği psikolojik travmaların daha kolay yaşanabileceği bir döneme adım atıldığı bir gerçektir.
Bu dönemde, bebeğin dört temel gelişim alanı olan psikomotor gelişim, bilişsel gelişim, dil gelişimi ve sosyal duygusal gelişim çok hızlı ilerler. Bebeğin emme ve yutma refleksiyle başlayan psikomotor gelişimi, gün geçtikçe dönmeye başlaması, kolunu ve bacağını aktif kullanması, kafasını kaldırmaya çalışması, 4. ve 5. aydan itibaren emeklemeye başlayıp, ayakta durmaya çalışması, el ve ayaklarını kullanma becerilerini geliştirmesi ile devam eder ve böylece bebek, büyük kas ve küçük kas motor becerilerini elde etmiş olur.
Bebeğin, günün büyük bir bölümünü uykuda geçirmesine rağmen, çevresiyle olan ilişkisini refleks faaliyetleri ile sürdürdüğü görülür. Yakaladığı ve ağzına aldığı nesneler hakkında duyuları yolu ile bilgi elde etmekte, annesinin kokusunu, görüntüsünü ve sesini tanımaktadır. İlk bir ay içinde bebeğin acıkması, üşümesi, acı duyması ve huzursuzluktan dolayı ağlaması ve ihtiyaçlarının karşılandığını görmesi, fıtri ve normal seyrinde olan bir durumdur. Ağlamanın sesi ve şiddeti, çocuğun dış dünya ile iletişim kurduğunun göstergesidir. Böylesi zamanlarda bebek, ihtiyaçlarının karşılandığını gördükçe, hem annesine hem ebeveynine hem de çevresine karşı güven duyacak, bu güvende çocukta keşfetme ve merak etme duygusunun temellerini atacaktır.
Bebek, 1 yaşına kadar önünde olan nesnelerin varlığını düşünürken, 1 yaşından sonra nesne ortadan kaldırılsa dahi onun yok olmadığını anlar, nerede ise bulmaya çalışır. 12. Ayda yeni araçlar ve nesneler keşfeder, bazı nesneleri ele alırken sahip olduğu davranışları olduğu gibi tekrarlamaz, bu davranışları sıralar, değiştirir, deneyerek yeni yollar bulur. 18. ayda çocukta ilk düşünme belirtileri görülmeye başlar. Daha önceden gördüğü, ama kaybolan nesneler artık bebeğin zihninde kalmaktadır. Çocuğa emzik dendiği zaman emziğin ne olduğunu bilmektedir.
Merak ve keşfetme arzusunun kaynağı, temel güven duygusunun gelişimidir. Ebeveyn, çocuklarına rol model olarak en fazla çocukluk dönemlerinde etki eder. Davranışlar olarak, ebeveynin ilk etkisinin gerçekleştirildiği bu dönemde, kişiliğe saygı, iletişimde yüz yüze konuşma becerilerinin temeli atılmaktadır. Anne ve baba çocuğu kabullendiğini ve kendisinden bir parça olduğunu ona göz teması kurarak göstermeli, ona dokunarak ta sevgisinin bir parçası olduğunu hissettirmelidir. Bebeklerin Sosyal Duygusal Gelişimleri de bu zaman diliminde bağlılık ile ortaya çıkar. Doğumdan 5. Aya kadar, bebek, ebeveyn yada başka birine bir bağlılık geliştirmemiştir. Kendisiyle ilgilenen herkese aynı tepkiyi gösterir. 5. Aydan 10. Aya kadar bebek kendisine bakan kişiye özel bir bağlılık geliştirir. Bu davranış, ilk bir yıl için çok çok önemlidir. Çünkü bebeklerde, 8. Ay ile 12. Ay arasında ‘Ayrılık Anksiyetisi’ dediğimiz ilk kaygı dönemi yaşanabilir. Bu dönem, bebeğin çevreye karşı korkularının arttığı bir dönem olacaktır. Anne ve Babanın sıcak ilgisi ve fiziki şartlar bu durumu ortadan kaldırır ve dengeler.
Genel olarak bebek, basit soruları ve kelimeleri anlama, merak duygusunu geliştirme gibi özellikleri, 1 yaşına gelince sergiler. Bebeğin ağzından ilk anlamlı sözcük ve kelimeler bu yaşta ortaya çıkar. 2 yaşına kadar bu durumun geliştiğini an be an gözlemlersiniz. Bu gelişim, iki kelimelik cümlelerin bebeğin ağzından dökülmesiyle devam eder. Bu da bebeğin hemen hemen 2 yaşına geldiğinin delilidir. 2 yaşına gelen bebek, özgür bir birey olduğunu, daha bağımsız olma yolunda ilk adımlarını atmaya başlayarak gösterir. Anne ile birlikte çevresindeki diğer kişilere de bağlılık geliştirmeye başlar. Yaşamının ikinci yılında bebeğin gelişimi çok hızlanacaktır. Dil becerisinin kazanılması ve motor yeteneklerinin gelişimi bu yılda olur. Yine, bu yaşta ebeveynle basit aktiviteler yapılması çocuğun gelişimini kolaylaştıracaktır. Bu durum, onların bağımsız bir birey olabileceklerine inanmalarını sağlayacaktır. Gerekli fizyolojik bir çevrenin ve sevgi ortamının oluşturulması, böylesi bir gelişim açısından önemlidir. Anormal ve istenilmeyen durum ve ortamların varlığı, çocukların dil gelişiminin gecikmesine sebep olabilir. Bu da onların, bu zamanlarda hırçın davranışlar sergilemesine sebebiyet verir. Çevresinde çocukların olması hoşuna gider, onları taklit eder ama oyuncaklarını onlarla paylaşmak istemeyebilir. Böylesi durumlarda yeri geldiği zaman yabancılardan utanır ve çekingen davranabilir. Çocuğun toparlanmasını sağlayacak olan, Anne ve babanın dengeli davranışlarıdır, şefkatli ve merhametli söylemleridir.